Sen, uykuda mısın şimdi cananım?
Haberin yok mu dur, hiç, eşten dosttan?
Ben, çoktan hazırım gönül sultanım.
Hadi, kalk, davet var bize Asostan.

Köylü hazır etmiş, davul zurnayı.
Beyaz at üstüne palan vurmuşlar.
Gelin hamamında doldur kurnayı.
Silâhlar sıkılır, yolda durmuşlar.

Ellerine kızlar kına yakıyor.
Bizim aşkımıza büyük şenlik var.
Adaklar pişiyor, baca tütüyor.
Dillerde türküler, elde bayraklar.

Dallı fistanını giyin üstüne.
Saçının zülfüne bağlansın telin.
Dünyada bir tanem, senin üstüne
Kim görmüş ki, böyle güzel bir gelin?

Beş on güne varmaz, kalkar bir posta.
Çeyizini ceviz sandığa doldur.
Bir de evimiz var bizim, Asos’ta.
Seni ister orda gönlüm, kaç yıldır.

Daha kar yağmadan kuruldu soba.
Sana minik minik fidanlar diktim.
Odun kestim, aldım sırtına aba
Sen üşüme gülüm, ocaklar yaktım.

Gece gece çıkıp, gülsün ay bize.
Melesin kuzular, horozlar ötsün.
Dam altında sohbet, senle diz dize.
Başın omuzuma yaslanıp yatsın.

Uzaktan bir çoban, kaval çalarken,
Aşk şarkımız diye, kulak verelim.
Ruhumuza sevda tadı dolarken,
Odamıza varıp, gerdek girelim...